Evet sevgili takipçilerim, bu yazıyı yazdığım için çok üzgünüm, keşke böyle bir yazı yazmama sebep olacak bir durum hiç yaşanmasaydı. Ülke olarak çok zor günlerden geçiyoruz.
Ülkemizin güneyinde yaklaşık on ili etkileyen bir deprem oldu ve bir çok kardeşimiz, aramızdan ayrıldı, bir çoğu da halen enkaz altında. Öncellikle, aramızdan ayrılanlara Allah’tan rahmet diliyorum, geride kalanlara da sonsuz sabır. İnşallah, enkaz altında olan insanlarımızın da bir çoğu kurtulur. Onların neler yaşadığını nasıl bir cendereden geçtiklerini tahayyül etmek çok zor, Allah yar ve yardımcıları olsun.
Elbette, söylenecek çok söz var, ihmaller, o evleri yapanlar, buna göz yumanlar, vs, vs. Hepsinden öte vicdan.
Şu da var ki, biz mühendisler için bu tarz afetlerden ve benzeri kazalardan çıkarılacak çok önemli bir ders var ki o da işimizin hakkını vermek. Hani meslek etiği denilir ya, inşaat mühendisleri için bu yapılan belki çok göz önünde oluyor ama bizler için de durum farklı değil. Yazılan her bir kod parçasının, her bir satırın, geliştirilen her bir yazılımın sorumluluğunu almak, güvenilir kılmak ve nihayetinde işin hakkını vermek. Ne güzel söylemiş o büyük insan:
Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır.
Son olarak aşağıdaki fotoğrafı paylaşmak istiyorum, beni ve eminim bir çok insanı çok derinden etkiledi. Bunu gördükçe her bir anımızın kıymetini, sevdiklerimizin kıymetini bir kere daha hatırlayalım ve ceviz kabuğunu doldurmayacak şeyler için birbirimizi kırmayalım, üzmeyelim. Bizlerin hala alacak bir nefesi ve şansı var. Allah ülkemize ve insanlığa bir daha böyle afetler yaşatmasın inşallah.